Çarşamba, Nisan 18, 2018

Şeyh Bedreddin ve "Vâridât" (1): Giriş





Halil İnalcık, Şeyh Bedreddin’in basit bir derviş olmadığını, İslâm hukuku ve dinî ilimler üzerine önemli eserler veren büyük bilginler arasında yer aldığını ifade eder. Şeyh Bedreddin’in bugüne ulaşan eserleri de, -Vâridât hariç-, genellikle İslam hukukuna ait olan, onun bir fıkıh alimi olarak kaleme aldığı eserlerdir (Döğüş, 2005). Bu eserler sonraki dönemlerde hem fıkıh alimleri hem de uygulayıcılar üzerinde etkili olmuş, örneğin Câmiu’l-fusûleyn adlı eseri daha sonraki yıllarda kadılar tarafından dava meselelerini kapsayıcı en faydalı kaynaklardan biri olarak sıkça kullanılmıştır (Hıra, 2011).

İlim adamlığı, fıkıh alimi olarak yetkinliği tartışılmayan/genel kabul gören Şeyh Bedreddin, aynı zamanda bir mutasavvıftır. İnalcık’a göre de Bedreddin, fıkıh alimi olmasının yanı sıra, daha sonra tasavvufla ilişkilenen ve İbn Arabî’yi örnek alan bir sufidir (Döğüş, 2005). Aslında bir fıkıh alimi olarak Bedreddin, önceleri tasavvufa ve tarikatlara pek sıcak bakmamış, hatta Mevlevilerin sema ayinlerini, ney ve kudüm gibi musiki aletleri kullanmalarını eleştirmiştir (Yananlı, 2016). Dervişlerin sultan tarafından sopa ile cezalandırılmasını isteyen ve onlardan hoşlanmadığı için Şeyhûniyye Medresesi’ndeki odasına gitmeyen Bedreddin’in tarikata girmesi/ kendisini tasavvufa vererek mürid olması; Şeyh Hüseyin Ahlâtî ile karşılaşması ve ondan etkilenmesi sonucunda olmuştur (Hıra, 2011; Yananlı, 2016; Yener, 2017).  

Şeyh Bedreddin’in fıkıh eserleri dışında en dikkat çekeni, içinde felsefe ve tasavvufa dair görüşlerin yer aldığı, hakkında en çok övgü ve yergi yazılan Vâridât adlı eserdir (Yananlı, 2016; Hıra, 2011). Şeyh Bedreddin’e atfedilen Batınîlik, Hurufîlik gibi çoğu düşünce de bu esere dayandırılmaktadır (Duman, 2016). Ders notları ve şifâhî olarak söylenmiş birtakım sözlerin derlenmesinden oluştuğu kabul edilen Vâridât’ın Şeyh Bedreddin’e aidiyetiyse şüpheyle karşılanmaktadır (Hıra, 2011; Döğüş, 2005).

Cemil Yener (2017) için Vâridât, doğrudan doğruya Şeyh Bedreddin’in elinden çıkmamış, ölümünden sonra yazılmış ve Bedreddin tarafından görülüp düzeltilmemiş derleme bir eserdir. Dervişleri tarafından Bedreddin’in ağzından yazılmış olsa bile, muhtemelen onun söylediklerine eklemeler yapıldığı da savunulmaktadır (Duman, 2016). Bu nedenle Yener (2017), Vâridât’ın Bedreddin’in düşünce ve görüşlerinden birçok şeyi yansıttığını fakat bu eserle onun gerçek düşünceleri hakkında kesin bir sonuca varılamayacağını belirtir. Bununla birlikte, Yener’e göre önemli olan, Bedreddin’in mezhebi ve inancı değil, yapmak istediği devrimdir. Yener, Vâridât’ta, Bedreddin’in yaşantısı ile karşılaştırılarak okunduğunda, bir tarikat adamının öğütlerinin çok ötesinde birtakım planlar bulunduğunun sezileceğini düşünmektedir.  

Barış Çoban (2007) Vâridât’ı, Şeyh Bedreddin hareketinin düşünsel temellerini/temel öncüllerini ortaya koyan ve Bedreddin’in söyleminin anlaşılması bakımından temel bir metin olarak görmektedir. Buna göre Vâridât, sadece kuramsal bir metin olarak kalmayıp eyleme de geçirilen, siyasi bir hareketin manifestosudur: “Vâridât Börklüce’nin eyleminin söylemidir, kuramıdır.” Bu söylem, varolanın dışında farklı bir düzene gönderme yapmakta ve dinsel alan üzerinden dolayımlanmış maddi gerçeklikte yaşanılabilecek bir cennetin, bir ütopyanın kurulması istemini içermektedir (Çoban, 2007).

Özetle, Şeyh Bedreddin’in tasavvuf anlayışı konusunda kabul edilmiş belli bir görüş yoktur (Hıra, 2011). Vâridât ise, Şeyh Bedreddin’e aidiyeti üzerinde şüpheler bulunan bir eserdir. Bu husus, doğrudan veya eser üzerinden bir tarihsel figür olarak Şeyh Bedreddin’den ziyade bizatihi Vâridât’ı okumayı/anlamayı amaçlayan bu yazı dizisi bakımından pek fazla önem taşımamaktadır. Bundan sonraki bölümle birlikte, eserde bir paragraf yer tutan “Vaktin çocuğu” kavramına odaklanılarak, Vâridât’ı okuma/anlama çabasına başlangıç yapılacaktır.   

Kaynakça

Ayhan Hıra, Şeyh Bedreddin Cami’u’l-Fusuleyn Adlı Eserinin Hanefi Fıkıh Literatürüne Katkısı: İbn Nüceym Örneği, İslam Hukuku Araştırmaları Dergi s i , s y. 20, 2012, s. 197-209

Ayhan Hıra, İSYANIN GÖLGESİNDE BİR ŞEYH:
İLİM ZİNCİRİNİN KAYIP HALKASI FAKİH ŞEYH BEDREDDİN, İslam Hukuku Araştırmaları Dergisi, sy.17, 2011, s.451-476

Barış Çoban, “Şeyh Bedreddin Hareketinin Manifestosu Olarak ‘Varidat’”. Tarih, Ütopya, İsyan: Şeyh Bedreddin. (Der: B. Çoban). Su Y. İstanbul. Kasım 2007.

Cemil Yener, Şeyh Bedreddin: Varidat, Milenyum yayınları, İkinci Baskı, İstanbul 2017

Filiz Duman, İslam İnancını Şeyhlerle Tahrif Etmek: Şeyh Bedreddin Örneği, Eleştirel Bakış Dergisi, 1, 2016

H.Rahmi Yananlı (Hzr.), Varidat Tercümesi ve Şerhi, Büyüyen Ay, İkinci Baskı, İstanbul 2016

Selahattin Döğüş, Şeyh Bedreddin ve Rumeli Gazileri, Osmanlı Tarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi Dergisi, Sayı 18, 2005